Ana içeriğe atla

Ostrakismos Nedir?


                Ostrakismos (Çanak-Çömlek Mahkemesi)

Atina'dan Ostrakon Örnekleri
Atina'dan Ostrakon Örnekleri

Antik yunanda,  Atina demokrasisinin kendisini tiranlığa karşı korumak için kurduğu bir mekanizmadır. Demokrasiden uzaklaşıp tiranlığa yakınlaşan devlet adamları ya da komutanlar, bu mahkemenin kararıyla, varlık ve onur kaybına uğramaksızın on yıl süre ile Atina’dan uzaklaştırılabiliyorlardı. Bu yöntem Peloponnesos Savaşı’na (M.Ö.431–404) kadar uygulanmıştır. Yöntem,  Atina’da demokratik rejimin kurucusu olarak kabul edilen Kleisthenes tarafından kurulmuştur.
Meydana toplanan halk bir çömlek kırığı(ostrakon) üzerine Atina’dan uzaklaştırılmasını istedikleri kişinin ismini yazarlardı. Tahmin edebileceğiniz gibi en fazla kimin ismi çıkarsa(o dönem yaşayan vatandaş sayısının beşte birine denk gelen 6000 oy gerekliydi) da o on yıl süre ile sürgün edilirdi.
Bu duruma benzer bir başka örnek ise, Sicilya'daki yunan kenti Syrakusa’da görülmektedir. Burada isimler Ostrakismos’dan farklı olarak zeytin ağacı yapraklarına yazılırmış. Bu uygulamaya da Petalismos denilmektedir.
Tabi tahmin edebileceğiniz üzere Ostrakismos, demokrasiyi devirip diktatörlük kurmak isteyenleri, sürgüne göndermek amacıyla getirilmiş bir yasa olmasına rağmen; zaman içerisinde, siyasi rakipleri elemek için kullanılan bir yöntem olmuş ve amacından saparak tiranlara hizmet etmeye başlamış. Bundan dolayı da pek uzun ömürlü olmayı başaramamış.
Ostrakismos, ilk olarak Peisistratos'un akrabalarından Hipparkhos'a uygulanılmak istenmiş olsa da Atinalılar, bağışlayıcı davranmışlar ve yasayı uygulatmamışlar. Bu olayı takip eden yıla gelindiğinde ise, Telesinos'un arkhonluğu döneminde, Hippokrates'in oğlu Megakles, Ostrakismos ile Atina’dan sürgün edilmiştir. Atinalı önemli devlet adamı ve komutanlarından Themistokles, Kimon ve Alkibiades de Ostrakismos ile Atina’dan sürgün edilmişlerdir.
               


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Antik Çağ Mimarisi: Tapınak Mimarisi ve Tapınak Planları

Antik Çağ Mimarisi: Tapınak Mimarisi ve Tapınak Planları Tapınak mimarisi antik dönem içerisinde üzerinde en fazla emek harcanmış konulardan birisidir. Bunun sebebi, dini inançla ilgili bir yapı olmalarının yanı sıra; aynı zamanda, bu yapıların propaganda amacıyla devlet otoriteleri tarafından da kullanılmalarıdır. Bilindiği üzere tapınakların içerisine sadece din görevlileri girebiliyordu bundan dolayı da tapınakların iç tasarımları, karşımıza sade olarak çıkmaktadır. Ancak tapınakların dış cepheleri zaman içerisinde olabildiğince gösterişli yapılmaya başlanmıştır ve bu durum kentler arası bir rekabet konusu da olmuştur. Yine bilindiği üzere antik çağ içerisindeki her kentin bir tapınağı mutlaka vardır. Öyle ki bu tapınaklar şehrin merkezini oluşturur ve kent planlaması da bu merkeze göre ayarlanırdı. Örnek vermek gerekirse; bir kentin ana caddeleri mutlaka tapınağın olduğu kutsal alandan geçerdi. Bir diğer örnek ise kentin alışveriş yerleri olan kısımlar yine tapınak alanına

Hellenistik Dönem Krallıkları

Hellenistik Dönem Krallıkları Hellenistik Dönem Krallıkları İskender ’in Hellas, Mısır ve Hindistan’a kadar tüm Ön Asya’yı içine alan imparatorluğu, M.Ö.323’teki ani ölümü üzerine generalleri arasında anlaşmazlıklara neden olmuştur. Çünkü İskender tahta varis bırakmamıştı. İskender’e yakın olan komutanlar, imparatorluğun başına geçmek ya da bulundukları bölgelerin yönetimini ele geçirmek için sürekli olarak birbirleriyle mücadeleye başladılar. Çok geçmeden diadoch’lar adı verilen, İskender’in ardılları Babil de, bir devlet konseyi oluşturarak, imparatorluk yönetim biçiminin nasıl olacağı konusunu tartışmaya başladılar. İşte bu komutanların İskender’e ardıl olma savaşı dönemine “Diadochlar Dönemi” denir (M.Ö.323-M.Ö.281). Ve nihayetinde aralarında anlaşmışlardır. Buna göre; imparatorluğu bölmeyecekler, merkez Makedonya’da olacak, sınırlar ayrılmayacak, yönetimde Perdikkas, yönetim birimlerinin başında ise diğer komutanlar olacak. Buna göre; Perdikkas hem hazineden sorumlu hem

Antik Çağ Mimarisi: Yapı ve Duvar Sınıfları

Antik Çağ Mimarisi: Yapı ve Duvar Sınıfları Vitruvius'un Kitabı Bu yazı antik dönem mimarlığının gelişimini anlamak için bilinmesi gereken terim ve kavramları basit bir şekilde açıklamak için oluşturulmuştur. Antik  dönem mimarlığının günümüzde yorumlanabilmesini ve anlaşılabilir olmasını sağlayan kişi Vitruvius'tur. VİTRUVİUS  m.ö.90-m.ö.20 yılları arasında yaşamış Roma vatandaşıdır. Asker, mimar ve mühendistir. Emekliliği sırasında ‘mimarlık üzerine on kitap’ isimli antik çağdan günümüze gelen mimari alanda tek bilimsel eseri yazıp Roma İmparatoru Augustus(OCTAVİANUS)’a ithaf etmiştir. Kitabı sadece mimarlık üzerine değil aynı zamanda geometri, astronomi, sivil ve askeri makineler hakkında da bilgiler vermektedir. İ nsanların, yaşamlarını kolaylaştırma ve barınma, yaşama, çalışma, eğlenme dinlenme gibi çeşitli eylemlerini sürdürebilmelerini sağlayabilmek için yaptıkları mekan düzenleme sanatına mimarlık denir. Bir yapının mimari değer taşıması başlıca 4 tem